2 Ocak 2016 Cumartesi

2015-Ofis Stajı


Ofis Stajı


 03-07 .08.15


          Mimarlar ve Han Tümertekin

            İlk gün ofisi inceledikten sonra iş bölümü yapıldı. Ofis mimarlarından Gürden Bey Bodrum Kaplankaya’da yapılacak olan proje hakkında bizi bilgilendirdi. Kaplankaya, Bodrum yakınlarında Master planının Norman Foster tarafından çizilmiş olan geniş bir arazidir. Master planından sonra parça parça mimarlar tarafından projelendirme aşamasındadır. Bu plan içindeki bizim bölgemiz ise alana giriş bölgesidir ve ticaret amacı ile kullanılacaktır. Alanın içerisinde marketten eczaneye kadar bölgede yaşayan ve ziyarete gelenlerin ihtiyaçları için kullanabilecekleri dükkanlar bulunurken aynı zamanda kültürel ihtiyaçlar için açık hava müzesi gibi bazı alanlarda bulunacaktır.
            Kaplankaya projesi için bazı öneriler çalışmamız istendi ve bu doğrultuda bölgenin sunumları ve Han Bey'in eskizleri verildi. Han Bey'in eskizlerine bakarak bir takım çalışmalara başladık.
            Elips bir yerleşim öngörülmüştü. Ticaret alanı olarak kullanılacak olan bu bölge de sürekli bir çatı örtüsü istenilmişti. Çatı örtüsü saçak görevini görürken binaların ışık almasını engellememesi için bir takım bacalarla binaların üsten ışık alması da düşünülmüştü.

        



















          Eskiz aşamasında olan tasarımlar üzerinde oldukça özgür bırakıldık. Bina formları, saçakların ne boyutlarda olması gerektiği, nereden ışık alacakları gibi girdileri incelemeye koyulduk.

         Sonraki günlerde kağıt üzerinde olan çalışmaları bilgisayar ortamına geçirip burada çalışmaya devam ettik. 























           Bu modellerde daha önce yapılmış olan master planın yapılarını kullandım. Bu yapılar arasındaki geçiş yollarını ve toplanma yerlerini analiz etmeye çalıştım. Bu sirkülasyon modellerinin arazi eğimine nasıl oturacağını bilmediğimden topoğrafya modeli oluşturmaya başladım. Sirkülasyon-analiz modelinde yapı araları geçiş düzlemlerini sarı bir çizgiyle gösterirken daralan noktalara küreler koyarak dikkat çekmeyi hedefledim. Bu çalışmadaki asıl hedefim kafamdaki bazı sorunlara yanıt aramak ve projeyi daha iyi anlamaya çalışmak oldu.

        Öncelikle google earth üzerinden topoğra eğrilerini çıkartıp, rhinoda arazinin nasıl bir eğime sahip olduğuna baktık.













        Daha sonra modelin topoğrafyaya oturmasını ve çevre ile ilişkisini görmek için hemen arka arazide proje yapmakta olan Can Bey’in ofisinden gelen bilgiler doğrultusunda topoğrafyayı modellemeye ve modelimi bu topoğrafya üzerine oturtmaya çalıştım.

          Bu bilgiler doğrultusunda  lazer dosyası hazırlayıp, Beşiktaş’tan malzemeleri aldıktan sonra Çağlayan’da bulunan ORKA lazerde maketin topoğrafyasını kestirdik. Ayrıca maketin Bodrum’a kolay taşınabilmesi için bir kutu tasarlayıp bunu da kestirdik.

10-14 .08.15


         Bu hafta da Kaplankaya projesine devam ettik. Cuma günü kestirmiş olduğumuz topoğrafya maketinin üzerini işlemeye başladık. Bir yandan da bu maketin bir büyüğünün de lazım olabileceğini Han Bey ile konuştuktan sonra 1/500 maketini de kestirmek için yeni lazer dosyası hazırlamaya başladık.








          Maketlerin kesimleri bittikten sonra birleştirme, ağaçlarını tamamlama, binaları ve yolları maketin üzerine yerleştirme işlemlerini yaptık.




         Eğrisel, sürekli bir çatı formu tasarlamak istediğimizden dolayı buna uygun olan master planındaki çatı formunu kestirdik. Fakat bir yandan da rhinoceros üzerinden çatıdaki görünüşün tasarım kriterleri ile birlikte nasıl eğrilmesi gerektiğini araştırmaya devam ettik.


         Bu haftanın son gününde Galata’da yapılmakta olan ve içerisinde MakroCenter, otopark gibi işlevlerin bulunduğu binanın maketini yetiştirmemiz gerekti. Kat sınırı olan bir bölgede tasarlanan yapının çatısını eğimli yaparken bir yandan da içerisinin çatı katı gibi kullanılması istenilmekteydi. Biz de sirkülasyonun ön planda olduğu bu gibi kriterlere uygun kat planları çalıştık.



17-21 .08.15

          Galata maketi müşteriye gittikten sonra, geleneksel çatı formunun bir nebze kırılması talep edildi ve biz de bununla ilgili çalışmalara başladık.


          Öncelikle rhinoceros üzerinde form denemeleri yaparak işe başladım. Diğer stajyer arkadaşlarımla da tartışarak eğimli çatının sabit tutularak ve üst katın kullanılmasını da düşünerek ne gibi değişiklikler yapabiliriz diye konuştuk. Daha sonra Zehra Hanım’a da danışıp karar verdiğimiz formu modellemeye başladım.



          Tasarlama kriterlerimin arasında dairelerin neredeyse eşit teraslara sahip olması ve birbirlerini olabildiğince az görmeleri vardı. Çatıları biraz geri çekerek açık teras oluşturdum ve çatı katından buraya çıkabilecekleri cam kapılar oluşturmaya çalıştım.










          Daha sonra hazli hazırda bulunan maketin üzerine yeniden oluşturduğum çatı formunu yapmaya çalıştım. Ayrıca çatı formu denemelerimin birer maketlerini yaptım ki Gürden Bey’e sunma aşamasında yapım aşamalarının da net görülebilmesi için.


           Bu gün ofis tarafından daha önce tamamlanmış olan Eyüp’teki toplu konut projesinin satış ofisinin planlarının ve cephesinin düzeltilmesi istendi. AutoCad’te satış ofisini küçülttüm ve içine örnek daire yerleştirerek iki katlı küçük bir yapı çizdim. Bu yapının alt katında satış ofisleri var iken üst kata ise örnek daire bulunuyordu. Bu verilere istinaden üst katı massif bir kütle alt katı ise cam, geçirken bir kütle olarak hayal ettim. Ayrıca satış ofisi kalıcı bir şey olmayacağından dolayı kolay sökülebilir bir yapı olmalıydı bu yüzden malzemenin çelik ve cam olması kolay sökülebilirlik açısından uygun olacaktı.

24-28 .08.15


         Son haftam genellikle model çizmek ve render almakla geçti. Geçtiğimiz hafta AutoCad’te çizmiş olduğum satış ofisinin sketchUp’ta modelini çizmeye başladım.








       Çizilen planların son halinin Han Bey tarafından görülmesi için çizmiş olduğum bu modeli Gürden Bey’e gösterdikten sonra render almanın daha yararlı olacağına karar verdik.








         Fotoğrafta da görüldüğü gibi olabildiğince sade bir render aldım. Eğimli olan araziye yapıyı oturttuktan sonra girişine hafif eğimli bir rampa çizdim ve son düzeltmelerini Photoshop programında bitirdim.













         Son günler için Eminönü’nde bulunan Kuru Kahveci Mehmet Efendinin yapı adasının yeniden düzenlenmesi projesinde çalıştık. Bu proje için bazı kullanılmayan binaların işlevlendirilmesi ve kahvenin üretimin bu yapı adasına kaydırılması istenmekteydi. Ayrıca depolama mekanı ve geçiş alanlarına da ihtiyaç duyuluyordu. Özellikle kahvenin üretim sürecinin binalara dağılmasını çalışan Kemal Bey’in ricası üzerine stajyer arkadaşlarımla yapı adasının içerisinde bulunan binaları bölüştük. Fotoğraflara bakarak bu binaları ve cephelerini modellemeye başladık. En son halini Kemal Bey’e gönderdik ve Kemal Bey de bu dosyaları birleştirip alanın modelini elde etmiş oldu.
          Ofisin son günü arkadaşlarımızla birlikte almış olduğumuz pasta ile birlikte hep beraber kutladık. Bu öğretici ve keyifli staj için herkese teşekkürler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder